Fatih Altın’ın ikinci kitabı “Mezardakiler” yayımlandı

Daha önce “İkinci Çığlık Savaşı” öykü kitabıyla edebiyat dünyasına adım atan Bingöl Karlıovalı yazar Fatih Altın, edebiyat yolculuğuna ikinci kitabı “Kayıp Gerçeklerin Derin Yatağı Mezardakiler” romanı ile devam ediyor. Sirya yayınları arasında raflardaki yerini alan Fatih Altın’ın hikayesinde, sadece acılarla, kayıplarla, kırık hayallerle dolu değil, aynı zamanda bir direnişin, bir yeniden doğuşun ve insan ruhunun en karanlık noktadan bile nasıl ışığa ulaşabileceğinin gözler önüne seriyor.

Karlıovalı yazar Fatih Altın’ın ikinci kitabı “Kayıp Gerçeklerin Derin Yatağı Mezardakiler” yayınlandı.

Daha önce “İkinci Çığlık Savaşı” öykü kitabıyla edebiyat dünyasına adım atan Bingöl Karlıovalı yazar Fatih Altın, edebiyat yolculuğuna ikinci kitabı “Kayıp Gerçeklerin Derin Yatağı Mezardakiler” romanı ile devam etti.

Sirya yayınları arasında yayımlanan romanın ön sözünden:

“Dışarıdan bakıldığında dünya ne kadar aydınlık görünüyor, değil mi? Güneş ışınları gökyüzünü altın rengine boyarken, şehirlerin ışıkları geceyi süslerken ve insanlar yüzlerinde gülümsemeyle yaşamın içinde savrulurken… 
Ancak bu aydınlığın ardında, kimsenin görmediği bir gölge var. Kendi iç dünyasının en kuytu köşelerine çekilmiş, karanlık bir odanın içinde kaybolmuş bir ruhun yalnızlıkla, çaresizlikle ve umutsuzlukla verdiği savaşı bilir misiniz? İşte bu kitap, o içsel yolculuğun her adımını anlatıyor. Yalnızlığın kaçınılmaz karanlığında boğulurken, çaresizliğin soğuk ve keskin dokunuşunu hissederken, umutsuzluğun ayaklarınıza dolanan bir zincir gibi sizi derinlere çekişine tanıklık edeceksiniz. Ve savaş bitip de geriye sadece yıkılmış hayaller, paramparça anılar ve küle dönmüş umutlar kaldığında, o enkazın içinde bir kıvılcım parlayacak: Yeniden doğuşun kıvılcımı.
 Cümleler arasında kaybolurken bir parça huzur arayacak, ancak bu huzurun derin yaraların, tutkuların ve acıların gölgesinde nasıl solup gittiğini fark edeceksiniz. Milya ile tanıştığınızda, onun hikâyesinin sizi nasıl iliklerinize kadar titreteceğini anlayacaksınız. Aile içi şiddetin insan ruhunda açtığı yaralar, hiçbir zaman tamamen kapanmaz. Çocuk yaşta yaşanan travmalar, bir gölge gibi insanın peşini bırakmaz. Eğitimsizliğin, yoksulluğun ve umursamazlığın nasıl bir insanın hayatını altüst ettiğini göreceksiniz. 
Ve Zana… Kapitalizme karşı verdiği mücadelede, sistemin çarkları arasında sıkışıp kalan insanların sesini duyurmaya çalışırken, onun yolunun siyasal İslam’la, ihanetle ve toplumsal önyargılarla nasıl kesiştiğine tanıklık edeceksiniz. Bir halkın anadilinde eğitim hakkı için verdiği mücadelenin, egemen güçler tarafından nasıl bastırılmaya çalışıldığını görecek, mülteci olmanın ne demek 
olduğunu, hayatta kalma savaşının ne kadar acımasız olduğunu hissedeceksiniz.
Bu hikâye sadece acılarla, kayıplarla, kırık hayallerle dolu değil. Aynı zamanda bir direnişin, bir yeniden doğuşun ve insan ruhunun en karanlık noktadan bile nasıl ışığa ulaşabileceğinin anlatısı. Ölüm ile yaşam arasındaki o ince çizgide yürüyen karakterlerin mücadelelerini okurken, belki de kendi içsel savaşlarınızı hatırlayacak ve bu yolculuğun bir parçası olacaksınız. 
Ölmeden önce mezara girmek ister misiniz? O zaman, karanlıkta kaybolan ama küllerinden yeniden doğan bir hikâyeye hoş geldiniz.”

Fatih Altın kimdir?

1994 yılında Bingöl’ün Karlıova ilçesine bağlı Yiğitler Köyü’nde doğdu. İlk ve orta öğrenimini bu köyde tamamladıktan sonra, İstanbul Gaziosmanpaşa Küçükköy Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ne başladı. Ancak, içinde bulunduğu şartlar nedeniyle eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı ve inşaat işçisi olarak çalışmaya başladı. Bu süreçte, liseyi uzaktan eğitimle tamamladı.
 2023 yılında “İkinci Çığlık Savaşı” adlı ilk öykü kitabını yazdıktan sonra, “Kayıp Gerçeklerin Derin Yatağı MEZARDAKİLER” isimli ikinci kitabı olan romanını kaleme aldı.